Sır Oyunu Kaç Perde? Eğitimci Bakış Açısıyla Öğrenme, Pedagoji ve Toplumsal Etkiler Öğrenmek, bir değişim ve dönüşüm sürecidir. Her yeni bilgi, bir yolda ilerlerken bizi başka bir yönü keşfetmeye davet eder. Bu yolculuk bazen yavaş, bazen hızlı olabilir; ama her zaman bizi bir adım daha ileriye taşır. Bugün, öğrenmenin sadece sınıflarda değil, tiyatro sahnelerinde de nasıl dönüştürücü bir güce sahip olduğunu görmek istiyorum. Eğitimci olarak, öğrenmenin gücüne olan inancım her geçen gün daha da pekişiyor. Tıpkı tiyatro oyunlarının insanları dönüştüren, düşündüren etkisi gibi, öğrenme süreçleri de bireyi toplumsal, kültürel ve bireysel olarak dönüştürme gücüne sahiptir. Bu yazıda, Sır Oyunu‘nun sahneleniş…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Bir Hakime Nasıl Hitap Edilir? Hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı gibi temel ilkeler, her bireyin adalete güvenini sağlayan temel taşlardır. Peki, bir hakime nasıl hitap edilir? Bu basit gibi görünen soru, aslında çok derin bir tartışmayı tetikleyebilir. Ne yazık ki, günümüz hukuk sisteminde hakime hitap etme biçimimiz, çoğu zaman otoriteye duyulan saygıyı değil, körü körüne bir hiyerarşiyi yansıtıyor. Bu yazıda, bu geleneği cesurca ele alacak, hakime hitap etme biçimlerinin getirdiği toplumsal ve hukuki sorunları irdeleyeceğiz. İster Sayın, İster Yüce, Her Şeyin Bir Sınırı Var Bir hakime hitap etme biçimimizde en yaygın kullanılan ifadelerden biri, “Sayın Hakim”dir. Bu hitap şekli, genellikle…
Yorum Bırak1 Paket Baklavalık Yufka Kaç Adet? Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir Bakış Herkesin mutfağında farklı yemek tarifleri ve pişirme gelenekleri vardır. Ancak baklava gibi tatlılar, hemen hemen tüm kültürlerde özel bir yere sahiptir. Bizim için baklava, ne kadar yaygın olsa da bir geleneksel lezzet olmanın ötesinde, kültürel kimliğimizin bir parçasıdır. Ama bir soru var ki, bu basit görünse de biraz kafa karıştırıcı olabilir: 1 paket baklavalık yufka kaç adet? Bu soruya hem küresel hem de yerel bakış açılarıyla yaklaşırsak, sadece baklavanın tarifine değil, aynı zamanda bu geleneksel tatlının farklı toplumlarda nasıl algılandığına da dair ilginç bir keşfe çıkmış oluruz. Yerel…
Yorum BırakKarşısına Geçmek: Toplumsal İlişkilerde Güç Dinamikleri ve Cinsiyet Rolleri Toplumsal Yapıları Anlamaya Dair Bir Adım Sosyal yapılar, bireylerin birbirleriyle etkileşimde bulunduğu, toplumda neyin kabul edilebilir olduğunu belirleyen dinamiklerdir. Bir araştırmacı olarak bu yapıları incelerken, çoğu zaman insanlar arasındaki basit eylemlerin bile derin toplumsal anlamlar taşıyabileceğini fark ederim. “Karşısına geçmek” gibi bir ifade, kulağa sıradan bir davranış gibi gelse de, aslında güç, cinsiyet ve ilişkisel normlar açısından zengin bir bağlam sunar. Bireylerin birbirlerine olan mesafesi, yüz yüze geldiği anlar, bazen yalnızca fiziksel bir konum değişikliği değil, aynı zamanda toplumsal yapıların, cinsiyet rollerinin ve kültürel pratiklerin de bir yansımasıdır. “Karşısına geçmek”, insan…
Yorum BırakKiriş ve Hatıl Arasındaki Fark: İnşaatın Temel Unsurları ve Kültürel Yansımaları Bazen hayat, ince farklarla şekillenir. Çoğumuz, inşaat ve mühendislik terimleri hakkında çok fazla bilgi sahibi olmasak da, bu kavramların anlamlarını öğrenmek, aslında etrafımızdaki dünyayı daha derinlemesine anlamamıza yardımcı olabilir. Kiriş ve hatıl, inşaatta sıkça karşılaşılan iki önemli terimdir, ancak bu iki terim arasındaki farkları bilmek, onları kullandığınızda yapının ne kadar sağlam ve dayanıklı olacağını daha iyi kavrayabilmenizi sağlar. Gelin, kiriş ve hatıl arasındaki farkı keşfederken, bu terimlerin tarihsel ve kültürel arka planlarına da göz atalım. Kiriş Nedir? Kiriş, yapıların temel taşıyıcı elemanlarından biridir. Temelde yatay olarak yerleştirilen ve üzerine…
Yorum BırakHaltercilerin Kokladığı Şey Ne? Bir Azim Hikâyesi Bir gün, antrenman salonunun kapısından içeri girdiğinde, her şeyin ne kadar ağır olduğunu fark etti. Havanın yoğunluğu, terin bedeninde birikmesi, kaslarının her bir hücresinin yakıcı bir şekilde ağrıması… Ama bir şey vardı ki, ona her seferinde tekrar girmesi için ilham veriyordu. O anı yaşaması, her saniyesini hissetmesi, kendini her defasında yeniden yaratması gerektiğini hatırlatan o şey vardı. O şey, onu hayatta tutan bir nefes gibiydi. Ama ya o şey bir parfüm kokusu, ya da bir antrenman malzemesinin kokusu değilse? Bu hikâye, bir haltercinin yalnızca fiziksel gücü değil, ruhunun derinliklerinde taşıdığı bir odaklanmayı ve…
Yorum BırakGûya Ne Demek Osmanlıca? Ekonomi Perspektifinden Bir İnceleme Gûya: Osmanlıca’dan Ekonomiye Yansıyan Bir Anlam Bir ekonomist olarak, kaynakların sınırlılığı ve bu sınırlı kaynaklar üzerinde yapılan seçimlerin sonuçları üzerine sıkça düşünürüm. Herhangi bir toplumda bireyler, sınırlı olan kaynakları en verimli şekilde kullanmaya çalışırken, yaptıkları seçimlerin gelecekteki refahlarını nasıl etkileyeceğini de hesaba katmak zorundadırlar. Bu seçimlerin ekonomik sonuçları, sadece bireyler için değil, aynı zamanda toplumun genel refahı için de büyük bir önem taşır. Bugün, Osmanlıca’dan günümüze kadar ulaşan “gûya” kelimesini ele alırken, bir ekonomist olarak kelimenin ardındaki sosyal ve kültürel bağlamı anlamak önemlidir. “Gûya”, Osmanlıca’da genellikle “sözde, iddia edilen” anlamında kullanılır ve…
Yorum BırakHassas Terazi Neden Yasak? Hassas teraziler, çoğu zaman laboratuvarlarda ve sanayi sektörlerinde kullanılan, çok ince ve doğru ölçümler yapabilen araçlardır. Bu teraziler, nanogram düzeyine kadar hassasiyet gösterebilir, yani gramın milyarda biri kadar küçük ölçümleri yapabilirler. Peki, bu kadar hassas ve doğruluğu yüksek bir cihazın yasaklanmış olmasının sebebi ne olabilir? Bugün bu yazıda, hassas terazilerin neden yasaklandığını, bunun ardında yatan bilimsel ve toplumsal sebepleri ele alacağım. Hassas Terazi ve Yasağın Arkasındaki Sebepler Hassas teraziler, genellikle çok küçük miktarlarda ölçüm yapabilmeleri nedeniyle, ticaret ve endüstri alanlarında kullanılabilir. Ancak, bu cihazların bazı yasalarla denetlenmesi ve sınırlanması gerekir. Çünkü, yanlış veya kötüye kullanıldıklarında, ciddi…
Yorum BırakHalk Şiirinin En Uzun Nazım Biçimi Nedir? Halk edebiyatı, Türkiye’nin zengin kültürel mirasının en önemli parçalarından biridir. Birçok farklı nazım biçimi, halk şairlerinin kendilerini ifade etme biçimleri olarak tarihe geçmiştir. Ancak bu nazım biçimlerinin arasında birisi var ki, hem uzunluğu hem de derinliğiyle dikkat çeker: Koşma. Koşma: Halk Şiirinin En Uzun Nazım Biçimi Türk halk şiirinin en uzun nazım biçimi olan koşma, genellikle 11’li hece ölçüsüyle yazılır ve tek dörtlükten oluşan kısa şiirlerden çok daha fazla dörtlük içerir. Koşmalar, bir olayın ya da duygunun derinlemesine işlendiği, serbestçe akıp giden şiirlerdir. Şairin iç dünyasını yansıtırken aynı zamanda halkın yaşadığı olaylara dair…
Yorum BırakGE Healthcare Ne İş Yapar? Edebiyatın Gölgesinde Bir Sağlık Teknolojisi İncelemesi Kelimenin gücü, bir romanın sayfalarını aralarken ya da bir şiirin derinliklerinde kaybolurken genellikle göz ardı edilen bir etkiye sahiptir. Anlatılar sadece hayal gücümüzü değil, toplumsal yapıları, insanlık tarihini ve daha fazlasını dönüştürme gücüne sahiptir. Şimdi bu gücü, sağlık teknolojilerinin somut ve etkileyici dünyasına yansıtalım. GE Healthcare, bir edebiyatçı gibi, sadece işlevsel bir teknoloji sunmakla kalmaz; aynı zamanda bireylerin, toplumların ve kültürlerin sağlıkla olan ilişkisini de yeniden şekillendirir. Peki, GE Healthcare ne iş yapar? Bunun cevabını ararken, hem edebi bir bakış açısına hem de teknolojinin derinliklerine inmeye ne dersiniz? GE…
Yorum Bırak